Bir katil balina daha esaret altında yaşamını yitirdi

Esaret altında dünyaya gelen katil balina Kayra, özgürlüğün ne olduğunu öğrenemeden hayatını kaybetti.

28 Ocak 2018 – Dünyanın en tartışmalı tematik deniz parklarından SeaWorld, ömrünün tamamını beton havuzlarda hapis olarak geçiren katil balina (orca) Kayra’nın geçtiğimiz Cumartesi günü hastalandığına dair belirtiler göstermeye başladığını ve kısa süre sonra hayatını kaybettiğini duyurdu. 

Dişi bir katil balina (orca) olan Kayla, son 2 yıl içinde SeaWorld’de hayatını kaybeden 4. katil balina. Öldüğünde 30 yaşındaydı; bugüne kadar esaret altında dünyaya gelip de bu kadar uzun yaşayabilen nadir katil balinalardan biriydi.

1988’de San Antonio’daki SeaWorld’de dünyaya gözlerini açan Kayla, hayatı boyunca açık denizlerin özgürlüğünü yaşayamadı. 

2005 yılında ilk yavrusunu dünyaya getirdikten bir yıl sonra park yönetimi tarafından Orlando’daki SeaWorld deniz parkına transfer edilen Kayra yavrusunu yanında götüremedi. Annesi Kayla’dan ayrı yaşamak durumunda kalan ve Halyn adı verilen yavru, kısa süre sonra hayatını kaybetti. Öldüğünde sadece 2 yaşındaydı. 

Oysa dişi katil balinaların çoğu doğal yaşam ortamlarında dişi yavrularını terk etmiyor ve hayatlarının neredeyse tamamını onlarla geçiriyorlar. 

Kayla, Kasım 2018’den bu yana özel ziyaretçilerin daha fazla para ödeyerek girdiği “tanışma ve besleme” seanslarında kullanıldı. 

Aslında Kayla’nın ölümü ne tesadüf, ne de münferit bir olay. Tesisin katil balinaları tutsak etmeye başladığı 1960’lardan bu yana en az 49 katil balina SeaWorld’ün çeşitli eğlence parklarında esaret altındayken hayatını kaybetti; ölenlerin çoğu doğadaki katil balinalarla kıyaslandığında çok gençti.

Kayla gibi dişi katil balinalar doğal yaşam ortamlarında ortalama 50 yıl yaşıyor; hatta 90 yaşına kadar bile yaşayabiliyorlar. 

Halihazırda ABD’deki 3 farklı SeaWorld tesisinde, 3’ü doğadan canlı yakalanmış olan toplam 20 katil balina bulunuyor. Park yönetimi her fırsatta esaret altında meydana gelen strese bağlı sağlık sorunlarını reddetse de, daha önce esaret endüstrisinde çalışmış olanların sunduğu fotoğraf ve videolar bu gerçeği kanıtlıyor. 

SeaWorld’de gösteriye zorlanan katil balinaların üzerlerinde, kalabalık havuzlarda bir arada yaşamanın getirdiği stresin ve birbirleri arasındaki kavgaların izleri var.

Hatta SeaWorld’ün “üretim programı” kapsamında esaret altında dünyaya geldikten sonra İspanya’daki bir deniz parkına getirilen katil balinaların, doğadan yakalanmış olan bir katil balinayı strese sokarak gösteri platformlarına çıkmaya zorladığını biliyoruz.

Kayla’nın ölüm nedenini hala bilmediklerini söyleyen park yönetimi, nekropsisinin önümüzdeki günlerde yapılacağını duyurdu. Ancak SeaWorld’un nekropsi raporunu ayrıntılı bir şekilde kamuoyuyla paylaşacağını düşünmüyoruz. 

https://www.youtube.com/watch?v=z0jQ3Fu6Shw

Tilikum‘un 2017 yılındaki ölümünden sonra görüldüğü üzere, park yönetimi yasal olarak ölen deniz memelilerinin tıbbi geçmişini veya nekropsi raporunu kamuoyuna açık bir şekilde paylaşmak zorunda değil. Oysa bu raporlar esarete bağlı ölümlere dair önemli bilgiler içeriyor olabilir.

Kayla’nın iyi görünmesine rağmen beklenmedik bir zamanda ölüm haberini aldıklarını belirten Animal Welfare Institute Deniz Memelisi Uzmanı Naomi Rose, “Gerekli testler yapıldıktan sonra ölüm nedeni açıklanacaktır. Fakat bu raporun inandırıcı veya aydınlatıcı olacağını sanmıyorum. Raporun kamuoyuyla paylaşılması veya bilimsel bir makalede yer alması, sır perdesinin kalkmasına yardımcı olacaktır,” diyor. 

Hayvan hakları savunucuları, Kayla’nın ani ölümünün ardından bir kez daha dünyanın dört bir yanında ortak bir çağrıyı dile getiriyorlar: Tutsak yunuslar ve balinalar için deniz içinde geniş rehabilitasyon alanları oluşturulmalı ve bunun için, her bir türün doğal yaşam ortamına uygun olacak noktalar seçilerek doğaya geri dönmelerine yönelik adımlar atılmalı. 

PETA Başkan Yardımcısı Tracy Reiman, “Bu hafta Kayla için 2 ayrı anma töreni düzenleyeceğiz. Ona yardım edememiş olsak da, SeaWorld’deki diğer katil balinaların yaşadıkları olumsuzluklara dikkat çekmek için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz,” diyor.

Hayvan hakları ihlalleri, eğitmen ve hayvan ölümleri nedeniyle kamuoyundan ve sivil toplum kuruluşlarından yıllardır tepki toplayan SeaWorld, geçtiğimiz son 5 yılda, esaret endüstrisinin gerçek yüzünü gözler önüne seren 2013 yapımı Blackfish belgeseliyle ekonomik çöküşe geçmeye başlamış, ziyaretçi sayılarında büyük bir düşüş meydana gelmişti.”

Kaynaklar: The Dodo & BBC

İlgili içerikler: Ölümcül kazalar: Deniz parklarındaki yakın gerçek – 15 Nisan 2010 & Norm olarak esaret: Yunus parkları, sirkler, hayvanat bahçeleri & A Fall from Freedom